oynattı

oynattı
Play

Old Turkish to English. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • curcuna — is. 1) Gürültülü, karışık durum Adnan yatağına uzanmış, dün geceki curcunayı düşünüyordu. M. C. Kuntay 2) Alaturka müzikte hızlı bir usul Sonra bir curcuna havası söyledi ve üç yabancı da dâhil olduğu hâlde salondakilerin hepsini oynattı. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kapatmak — i 1) Bir malı değerinden aşağı bir karşılıkla elde etmek Evvelki hafta mühendis İlhami Bey le karısı çok güzel bir bambu takımı kapattılar. H. Taner 2) e Kapamak Emine aklını oynattı sandılar ve evine kapattılar, kapısını kilitlediler. Y. K.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oynatmak — i 1) Oynamasını sağlamak Bir curcuna havası söyledi ve salondakilerin hepsini oynattı. P. Safa 2) Kımıldamasına yol açmak Elindeki kamçıyı oynatarak güneş altında yanan ovalarda gözlerini gezdirdi. M. Ş. Esendal 3) nsz Herhangi bir canlıya… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”